Ezan

Milletler bağımsızlığının ilanını bayraklarını dalgalandırmak ve milli marşlarını topluca söyleyerek devam ettirirler.

Müslümanlarında kendine özgü sembolü vardır. Günde beş vakit namazlardan önce okunan EZAN. Dünyanın her yerinde aynı sözlerle okunması oralarda yaşayan Müslümanların sembolüdür. Biz buna ŞİAR diyoruz.

Ezan insanlığı Allah’a c.c kul olmaya çağıran bir sesleniştir.

Ezan Müslümanların birliğini söylüyor.

Müezzin a-Allah’tan başka inanacak, ibadet edilecek bir ilah olmadığını b-Hz Muhammedin hak ve son peygamber olduğunu c- Kılınacak namazla insanların gönlünün imanla dolduğunu d- İnanmayanları Allah’ın birliğine inanmaya davet eder. E- Allah’ın rahmetine ve af edici olduğunu f- Huzura, güvene, kurtuluşa ezan ile çağırır. G- Müslümanların her yerde birliğini ilan eder.

Peygamberimiz sav. “Kim gönülden inanarak okunan ezanı tekrar eder dinlerse cennete girer” buyurdu.

Ezanların okunduğu minarelerimiz, şehadet parmağı gibi gök yüzüne uzanan sembolümüzdür.

İslam dininin özünde ezan ile, ihlas ve samimiyetle kılınan namazlarla Allah’a bağlılığımızın ilanıdır. Namazın, ihlasın olmadığı yerde dindarlıktan söz edilemez.

Ezanda 1- Allah’ın büyüklüğü, tüm kainatı kuşattığı, tek yaratıcı olduğu 2-Hz Muhammed’in Allah’ın Rasülü ve hak peygamber olduğu 3-Müslümanları namaza davet etmesi 4- İslamı yaşayan, ibadet edenin gönlünde huzur ve mutluluk olduğu ilan edilir.

Ezan Peygamberimizin öğrettiği sözlerden başka dillerdeki eş anlamlı olanlar ile okunması insanlara aynı duyguyu vermez. Ezanın aslına uygun ve güzel sesle makamlı bir şekilde okunması gayri Müslimlere bile tesir etmektedir. Sabaha karşı uykunun derin olduğu bir anda segah makamında yanık sesle okunması, ezanı duyan bir Müslüman gönlünün derinliklerine işlercesine huşu içinde dinler. Uykusunu bölerek kalkıp sabah namazını kılmak ister.

Cemaatle namaz kılınan yerlerde, Mescidlerimizde günde beş vakit farz olan namazlardan önce ezan okumak kuvvetli sünnettir.

Ezanlar herkesin duyabileceği yüksek bir yere çıkarak okunur.

Müslüman anne- baba yeni doğan çocuğunun kulağına ezan okuyarak ismini koyar. Ezan Müslüman için o kadar önemlidir ki doğuşta sağ kulağına ezan, sol kulağına kaamet getirilir. Kaamet: Farz namazlara durmadan önce erkekler kısık sesle ezana “gadgametissalah” sözünü ilave etmektir.

Müslümanlar doğumundan son nefesine kadar ezan sesi ile yoğrulurlar. Medine’ye hicretten sonra İslam devletinin temelleri atıldı. İlk Mescid yapıldı ve Peygamberimiz siyahi Hz. Bilal’i Mescidin damına çıkartarak ilk ezanı okuttu. Mekke’nin fethinde Kabe putlardan temizlendi ve Peygamberimiz Hz. Bilal’e “-Ey Bilal şu gür sesinle çık bir ezan oku “dedi. Hz. Bilal’i ezan okurken gören Mekke’nin ileri gelenleri; -Kabenin duvarına çıkıp ezan okumak şu köleyemi kaldı diye söz attılar. Onlar şunu bilmiyorlardı. Allah katında bütün Müslümanlar eşittir.

Hz. Bilal Peygamberimizin sav. ahırete yürümesinden sonra Medine’de duramadı. Bir zaman sonra Peygamberimizin Kabri şeriflerini ziyaret etmek için Medine’ye geldi. Bilal’i gören Müslümanlar, “Haydi Bilal Peygamberimizin zamanındaki gibi bir ezan oku da gönlümüz ferahlasın” dediler. Bilal namaz vakti girince ezan okumaya başladı, fakat ağlamaktan sesi kısıldı devam edemedi. Müslümanların hepsi göz yaşı döküyorlardı.

Yurt dışında uzun zaman kalanlar en çok ezan sesine, ana baba ve evlatlarına hasret kalırlar. Haftada bir kere ezan sesi duyabilmek için Cuma günleri kilometrelerce uzakta bulunan Camii lere koşarlar. Balkanlarda kominizm zamanında ezan sesini duyduğumda gözlerimden akan yaşı hiç unutamıyorum.

Yarabbi istiklal marşımızla birlikte gökyüzünde ay yıldızlı bayrağımız dalgalansın, minarelerimizden ezan sesi hiç eksilmesin. Bu değerlerimize uzanan diller kurusun, elleri kırılsın. Amiin.