2019’A GİDEN YOL VE İLK SİNYALLER

Sözlerime yapılan yeni kabine değişikliğinin öncelikle ülkemiz ve milletimiz adına daha sonrada kentimiz adına hayırlı ve uğurlu olsun diyerek başlamak istiyorum. Yapılan değişikliği kabine dışı kalan isimler ve yerine gelenler üzerinden değerlendirirsek durumu geniş çaplı bir değişiklik olarak görebiliriz.

Şayet durumu kabinenin temel taşlarını oluşturan ana omurga bakanlıklara bakarak değerlendirmede bulunursakta kabine değişikliğinin geniş çapta bir değişiklik olmadığını görmüş oluruz.

Bana göre ;

Yeni kabinedeki başbakan yardımcılıklarına getirilen isimler 2019 Devlet Başkanlığı sistemi ve sistemde var olacak Başkan Yardımcılarının oluşumunun bir deneme sürümü gibi görülmekte.Yani şöyle ki Başbakan yardımcılığına gelen isimlerin tamamı 15 Temmuz darbe girişimi sürecinde ve sonrasında ciddi mesai yapmış ve bu süreçte hakikaten yorulmuş isimlerdir.Bu isimler iyi idare etme kabiliyetlerini diğer geldikleri bakanlık makamına göre biraz daha sakin ve dinlenme pozisyonunda olacak olan Başbakan Yardımcılığı ile sürdürmeye devam edeceklerdir.

Ülke ekonomisinin yöneten bakanlıkları bir bütün olarak değerlendirdiğimizde yalnızca Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Gıda Tarım ve Hayvancılık ile Kültür ve Turizm Bakanlıklarında değişiklik yapıldığını yani mevcut ekonomi yönetimine fazla dokunulmadığını görmekteyiz. Yani kabinede önemli isimlerden olan Mehmet Şimşek’in Başbakan Yardımcılığı, Nihat Zeybekçi’nin Ekonomi Bakanlığı, Lütfi Elvan’ın Kalkınma Bakanlığı devam ediyor oluşu da bunu ifade etmektedir. Bunların yanı sıra Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, Maliye Bakanı Naci Ağbal, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile Ulaştırma Habercilik ve Denizcilik Bakanı Ahmet Arslan görevlerine yeni kabinede de devam ediyor olması ile yeni kabinede çok büyük bir değişim olmadığını görmekteyiz.

Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş’in yeni kabinede yer almamasını 7 Haziran – 1 Kasım seçimleri arasındaki gelişmelerin oluşturduğu tablonun akabinde 15 Temmuz 2016 darbe kalkışmasının ardından AK Parti-MHP arasında oluşan ittifak tablosunun neticesine bağlı olarak bir yer değiştirme gibi görülmektedir. Yine önemli bir isim, devlet adamlığı ve siyasette uzlaşmayı esas alan tavrıyla öne çıkan Numan Kurtulmuş’un da kabine dışı bırakılmayarak 2019 sürecinde vazgeçilemeyecek isimlerin başında yer aldığını görmekteyiz. Adalet Bakanlığı görevine getirilen Abdülhamit Gül‘ün Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin anayasa değişikliği metninin hazırlanmasında mesai yapan ve

MHP

ile müzakeresinde sürecinde sorumluluğu üstlenen isim ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en çok güvendiği isimlerden biri oluşu da özellikle FETÖ ile mücadele açısından ciddi önem arz etmektedir.

15 Temmuz darbe girişimi sonrası yine yoğun mesai yapan isimlerden bir diğeri ise Nurettin CANİKLİ yine oda FETÖ ile mücadele sürecinde koordinasyon görevi yürüten isimlerden biri olması ve YAŞ toplantısına sayılı günler kala Milli Savunma Bakanlığı görevine getirilmesinide Sn. Erdoğan‘ın en çok güvendiği ve önemli bir isim olduğu olarak görmekteyiz. Şahsen tüm bunların yanı sıra beni en çok mutlu eden sevindiren husus ise kabinede mevcut kadın bakan sayısının Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ve yeni dahil olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu ile birlikte ikiye çıkarılmış olmasıdır.Umut ediyorum ki daha sonraki dönemlerde mevcut sayı daha da artacak ve ülke yönetimine kadın elinin daha çok değdiği bir yönetim şekli oluşacaktır.

Sevgi ,saygı ,hoşgörü ve muhabbetle kalın sağlıcakla…